Boeing mi Airbus mı karşılaştırması, bir içerik üreticisi olarak bana da çok fazla sorulan bir soru. İşte bu soruya gerçekçi bir yaklaşım.
Bugün, havayolu taşımacılığını domine eden iki uçak üreticisi var. Bunlardan biri Boeing, diğeri ise Airbus. Soğuk Savaş yıllarında piyasa biraz daha kalabalık olsa da, bugün yolcu uçağı denildiğinde bu iki marka akıllara geliyor.
Soğuk Savaş yıllarında, Amerika Birleşik Devletlerinin McDonnell Douglas’ı, Lockheed’i vardı, Avrupa’nın Caravel’i, Fokker’i, Hawker’i, British Aerospace’i, Sovyetler Birliği’nin tüm doğu bloğuna uçak üreten Tupolev’i Ilyushin’i vardı.
Önce Soğuk Savaş bitti, tüm dünyada dengeler değişti, piyasa koşulları değişti, bir sürü kriz yaşandı ve Amerika’da Boeing, Avrupa’da da Airbus ayakta kaldı.
Bölgesel yolcu uçakları ve özel jet pazarında farklı uçak üreticilerini görsek de, bugün bir uçak bileti satın aldığınızda yolculuk yapacağınız uçak çok yüksek ihtimalle ya Boeing ya da Airbus olacaktır. Premium otomobil pazarındaki Mercedes&BMW, akıllı telefon pazarındaki IOS&Android, fotoğraf makinası pazarındaki Canon&Nikon ayrımı neyse, havacılıkta da Boeing Airbus rekabeti var.
Otomotivci kimliğimle, artık kaldıysa tabi öyle bir kimliğim. Ya da bir otomobil meraklısı olarak diyim daha doğru olur. Mercedes mi BMW mi sorusuna net bir cevap veremiyorum. Üstelik iki üreticinin de pek çok modelini deneyimlemiş olmama rağmen, net bir cevap veremiyorum ki, Boeing mi Airbus mı sorusuna ne cevap vereyim ben şimdi?
Boeing’in tarihi neredeyse uçağın tarihi kadar eskiye dayanıyor. 1916 yılında Pacific Aero Products ismiyle William Boeing tarafından kurulan şirket, 1928 yılında Boeing olarak markalaşmaya başladı. Şirketin ürettiği ilk uçak, B&W olarak adlandırılan bu deniz uçağıydı. Tasarımcıları William Boeing ve Conrad Westervelt’in soyisimlerinin ilk harfini isim olarak alan uçak Haziran 1916’da havalandı. Amerikan Donanması B&W modelini satın almadı ve bu şirketin tarihinde yaşadığı ilk hezimet olarak kayıtlara geçti, son da olmayacaktı.
Rotasını sivil havacılığa çeviren şirket 1920’lerin başında Model 40 ile ilk başarısını yakaladı. Amerikan posta servisine bu uçaklardan epey satmayı başarmıştı. 1928 yılında ürettiği Model 80 ise şirketin ilk havayolu uçağı oldu. Boeing’i Boeing yapan süreç ise Model 307 Stratoliner ile başladı. O, kabini basınçlandırılan ilk yolcu uçağıydı ve 20 bin feet yükseklikte çok daha verimli, konforlu ve güvenli bir yolculuğa imkan sağlıyordu. Sadece 10 adet üretilse de öncü bir modeldi. 1938’den 1975’e kadar kullanıldı.

1957 yılında, dünyanın ilk jet motorlu uçaklarından biri olan Boeing 707 ile sahnede bir kez daha Boeing vardı. 4 adet jet motoruna sahip dev 707’nin takla atarak yaptığı gösteri onu bir anda gözde bir model yapmıştı. 1960’ların başında 727’yi tanıtarak pazardaki tüm talebe cevap vermeye başlayan Boeing, 1969 yılında 747 ile yeni bir pazar yaratmıştı.
Sivil pazarda başarılı olduğu kadar, askeri tarafta da Boeing’in bir çok imzası vardı. Efsane Chinook helikopterlerinin üreticisiydi. İkinci Dünya Savaşı’nın uçan kalesi B17’nin de üreticisi Boeing’di. Ayrıca F18 de Boeing tarafından üretildi.
Airbus, Boeing’e göre fazlasıyla genç sayılabilecek bir uçak üreticisi. 1970 yılında Fransız-Alman ortaklığı ile kuruldu. Daha sonra İspanya ve İngiltere de konsorsiyuma dahil oldu ve marka gerçek bir Avrupalı haline geldi. İlk model A300, 1972 yılında ilk uçuşunu yaptı ve 2007 yılına kadar üretilmeye devam etti. A320 ile modern yolcu uçaklarının tarihini yazmaya başlayan Airbus, Boeing’in tam karşısına konumlandırdığı modelleri ile her zaman Amerikalı rakibinin ensesinde oldu.

Mercedes ve BMW’nin sürüş genetiğinde şöyle karakteristik bir fark var. Biliyorsunuzdur. BMW biraz daha sportif bir yapıdadır, özellikle bazı segmentlerde. Mercedes biraz daha ağır, oturaklı, konfor odaklı bir yapıda. İşte Boeing ve Airbus arasında da böyle bir farktan söz edilebilir.
Aslında internette dolanan şu görsel pek çok şeyi anlatmaya yetiyor. Boeing’in felsefesinde pilota daha fazla iş düşüyor. Airbus’ın felsefesine göre ise pilot, yani insan daha az inisiyatife sahip olmalı. Kısacası Boeing pilotu, insanı ön planda tutarken, Airbus uçağın sistemlerini, otomasyonu ön planda tutuyor. Boeing klasik bir tutum içinde halen lövye kullanırken, Airbus A300 ve A310 haricinde side stick denilen kontrol ekipmanını kullanıyor. İki üretici arasındaki en belirgin fark bu şekilde özetlenebilir.
İki üretici de son derece gelişmiş teknolojilere sahip, son derece verimli, her şeyden son derece yani öyle uçaklar üretiyorlar. Zaten biri diğerinden daha iyi olsa, tüm havayolu şirketleri de gider onu alırdı, niye diğerini tercih etsin.
Peki bu durumda en başa dönelim, BoeIng mi AIrbus mı?
Bir yolcu olarak şahsen umurumda değil, en ucuz biletle hangisine binebiliyorsam o…
Bir pilot olarak ya da bir teknisyen olarak bu sorunun cevabı zaten bende yok. Eğer aradığın cevap side sticki tutmak mı daha keyifli lövyeyi tutmak mı ise o zevk meselesidir muhtemelen herkesin cevabı farklı olur buna. Öznel bir durum.
Yayımlayan